Kırışıklıklar, yaşlanma sürecinin doğal bir sonucudur. Ancak günümüzün gelişmiş dermatolojik tedavi yöntemleri sayesinde, kırışıklıklarla mücadele etmek ve daha parlak ve genç bir cilde kavuşmak mümkün. Dr. Kübra Esen'in liderliğinde Kadıköy'deki dermatoloji kliniğimizde, yeniliklerin takibinde en iyi ve en doğal sonuçları hedefleyerek kırışıklık tedavileri sunmaktayız.

Kırışıklıklar, ciltteki kolajen ve elastin gibi doğal yapı taşlarının zamanla azalması sonucu oluşur. Bu azalma, cildin elastikiyetini kaybetmesine ve önce ince çizgilerin, ardından zamanla derin kırışıklıkların oluşmasına neden olur. Aynı zamanda güneş maruziyeti, sigara kullanımı ve stres gibi çevresel faktörler de kırışıklıkların oluşumunu hızlandırır.

Kırışıklık Tedavisinde Kullanılan Yöntemler

Kadıköy Bağdat Caddesi’ndeki kliniğimizde, her hastaya özel bir tedavi planı oluşturuyoruz. Aşağıda en sık kullanılan kırışıklık tedavi yöntemlerimizi bulabilirsiniz:

Botulinum Toksin özellikle üst yüzdeki (alın, kaş arası, kaz ayakları) mimik kırışıklıklarının tedavisinde en etkili ve güvenilir yöntemdir. Bu bölgeler dışında botulinum toksini dudak üstü kırışıklıklarına, diş sıkma tedavisi için masseter dediğimiz çene köşelerine, terleme tedavisi için koltuk altı, el ve ayak tabanlarına uygulayabiliyoruz.

Dolgu maddeleri, cilt altına enjekte edilerek kırışıklıklara sebep olan hacim kaybının giderilmesini ve cildin daha dolgun ve genç görünmesini sağlar. Hyaluronik asit bazlı dolgu maddeleri, en yaygın kullanılan dolgu türüdür. Bunun dışında Akıllı Dolgu olarak da bilinen Radiesse, Novuma, Ellanse, HarmonyCa gibi dolgular ise dolgunluk kazandırırken deri kalitesini artırarak cildi sıkılaştırır, ince kırışıklıkları da azaltır.

Mezoterapi işlemiyle cilt altına enjekte ettiğimiz hyaluronik asit, kolajen, vitaminler, aminoasitler ile cildin zamanla kaybettiği sıkılık, parlaklık tekrar kazandırılabilir.

Lazer tedavileri, ciltteki kolajen üretimini artırarak kırışıklıkların azaltılmasına yardımcı olur. Fraksiyonel lazer, Q switch lazer ve Fotona 4D Lazer uygulaması gibi yöntemler, ciltte yenilenme ve sıkılaşma sağlayarak genç bir görünüm elde edilmesini sağlar. Botulinum toksin, dolgu gibi enjeksiyonlu işlemler istemeyen kişilerde oldukça güvenli ve etkili yöntemlerdir.

Scarlet X ile altın iğne tedavisi cildin kendi kolajen sentezini uyararak cilt elastikiyetini ve sıkılığını artırır. Yanaklarda güldüğümüzde belirginleşen kırışıklıkları (akordiyon çizgileri) azaltır. Gözenekleri sıkılaştırır ve ince kırışıklıkların belirginliğini azaltır. Ciltte renk eşitliği sağlar.

BBL uygulaması, deri altına gönderebildiği farklı dalga boylarındaki ışıklar sayesinde ciltte kolajen ve elastin sentezini uyararak yaşlanma belirtilerini azaltır. Deri kalitesini artırır, cildi sıkılaştırır.

Kimyasal peeling, cildin üst tabakasının soyulmasını sağlayarak alttan taze ve yeni cildin çıkmasını uyarır. Bu yöntem, ince kırışıklıkların ve lekelerin tedavisinde kullanılabilir.

1. Kırışıklık tedavisi acı verir mi?

Hayır. İşlem öncesi sürülen lokal anestezik kremler sayesinde kırışıklık tedavileri genellikle minimal düzeyde acı verir. 

2. Tedavi sonrası iyileşme süresi ne kadardır?

Dolgu, botullinum toksin, mezoterapi, Scarlet X altın iğne, Lazer tedavilerinde iyileşme süresi çok kısa olup, hastalar günlük aktivitelerine hemen dönebilirler. Ancak Fraksiyonel Lazer, Scarlet X altın iğne ve kimyasal peeling tedavilerinden sonra ciltte hafif kızarıklık ve soyulma görülebilir ve bu durum birkaç gün sürebilir. Bu durum günlük hayatı zorlaştırmaz ancak özel bir etkinliğe katılacak olan kişilerin bu işlemleri en az 2 hafta öncesinde yaptırmalarını öneririz. 

3. Kırışıklık tedavisinin etkisi ne kadar sürer?

Yapılan işleme göre kırışıklık tedavisinin etki süresi 4-18 ay arasında değişebilir. Lazer ve kimyasal peeling tedavilerinin etkisi ise cilt tipine ve tedavi sıklığına bağlı olarak değişir.

4. Kırışıklık tedavisi güvenli midir?

Evet, kırışıklık tedavileri deneyimli dermatologlar tarafından uygulandığında güvenlidir. Dermatoloji Uzmanı Dr. Kübra Esen ve ekibi olarak, en güvenilir ve etkili tedavi yöntemlerini kullanarak hastalarımıza hizmet veriyoruz.

5. Kırışıklık tedavisi için yaş sınırı var mı?

Kırışıklık tedavileri genellikle 18 yaş ve üzeri bireyler için uygundur. Ancak, tedaviye başlamadan önce dermatoloğunuzla görüşerek uygun olup olmadığınızı öğrenmelisiniz.

6. Tedavi sonrası nelere dikkat etmeliyim?

Kırışıklık tedavileri sonrası ağır egzersizlerden kaçınmalı ve enjeksiyon bölgelerine dokunmamalısınız. Lazer ve kimyasal peeling tedavilerinden sonra ise güneşten korunmalı ve cildinizi nemlendirmelisiniz.

7. Kırışıklık tedavisinin yan etkileri var mıdır?

Kırışıklık tedavilerinde nadiren yan etkiler görülebilir. Bunlar arasında enjeksiyon bölgelerinde hafif şişlik, kızarıklık ve morluk sayılabilir. Lazer ve kimyasal peeling tedavilerinde ise ciltte geçici kızarıklık ve soyulma görülebilir.

8. Kırışıklık tedavisi fiyatları nedir?

Kırışıklık tedavisi fiyatları, uygulanacak tedavi yöntemine ve tedavi bölgesine göre değişiklik gösterir. Detaylı bilgi için kliniğimizle iletişime geçebilirsiniz.

9. Kırışıklık tedavisi kaç seans gerektirir?

Tedavi seans sayısı, cilt yapınıza ve kırışıklıkların derinliğine bağlı olarak değişir. Dermatoloğunuz, sizin için en uygun tedavi planını belirleyecektir.

10. Kırışıklık tedavisi sonrası makyaj yapabilir miyim?

Evet. Kırışıklık tedavilerinden sonra hafif makyaj yapabilirsiniz. Ancak, lazer ve kimyasal peeling tedavilerinden sonra cildinize biraz zaman tanımanız gerekebilir.

Dr. Kübra Esen ve ekibi olarak, Kadıköy'deki dermatoloji kliniğimizde en iyi kırışıklık tedavisi hizmetlerini sunmaktan gurur duyuyoruz. Sağlıklı ve genç bir cilt için bizimle iletişime geçin!

Kırışıklık Tedavisi

4D (4 Boyutlu) Lazer ile Cilt Gençleştirme

4 boyutlu lazer nasıl bir uygulama? Kaç seans yapılıyor? İşlem ne kadar sürüyor?

Bu işlem 4 boyutlu bir cilt yenileme ve sıkılaştırma tedavisidir. Hem deri yüzeyinden hem de ağız içi mukozasından uyguladığımız bu lazer tedavisinde 2 farklı lazer dalga boyunu (Er-YAG ve Nd-YAG) , 4 farklı seviyede uyguluyoruz. Er-YAG ile derinin üst tabakasını yenilemeyi hedeflerken, Nd-YAG ile daha derin tabakaları hedefliyoruz. İkisi birlikte uygulandığında daha pürüzsüz, sıkı ve genç görünen bir cilt elde ediyoruz.

Bu 4 boyuttan adım adım bahsedecek olursak;

1- Smoothlift: İlk olarak ağız içinden Er-YAG lazerin smooth modu ile uygulamaya başlıyoruz. Bunun sonucunda burun kenarından ve ağız köşelerinden aşağı doğru sarkan olduğumuzdan yorgun ve üzgün görünmemize sebep olan katlantıları, kırışıklıkları, derideki gevşekliği gidererek yüzde daha sıkı bir görüntü sağlamayı hedefliyoruz.

2- FRAC-3 Modu: 2. aşamada Nd-YAG lazer başlığı ile daha derin tabakalardaki deri kusurlarını gidermeyi hedefliyoruz. Temel olarak, ciltteki yaşlanma belirtilerini bu adımda gideriyoruz. Kollajen ve elastin liflerinin üretilmesini uyararak daha genç, sağlıklı bir cilde kavuşabiliyoruz. Bu mod, derideki akne skarlarında, lekelerde ve aktif aknelerde de oldukça etkili.

3- PIANO Modu: Daha sonra derin katmanlardaki dokuları hızlıca ama güvenli bir şekilde ısıtarak burada kollajen stimülasyonunu uyaran Nd-YAG lazer ile boyun, çene ve yanak bölgesinde toparlanma sağlıyoruz. Özellikle boyundaki ince kırışıklıklar, çene altındaki sarkmalar, gıdı bölgesinin giderilmesinde bu moddan yararlanıyoruz.

4- Yüzeysel peeling: Son aşamada ciltteki ölü hücreleri arındıran Er- YAG dalga boyundaki soğuk lazer uygulamasıyla hafif cilt soyma (peeling) işlemi yapıyoruz. Bu sayede deri yüzeyini daha canlı, parlak, pürüzsüz hale getiriyoruz.

İşlemi 1 ay ara ile 3-4 seans uyguluyoruz. Yaklaşık 1 saat sürüyor.

Stres, yorgunluk, uykusuzluk, yoğun iş ve ev temposu, yanlış beslenme, az su içme, sigara gibi sebeplerle 20 li yaşlardan itibaren cildimizde bazı değişiklikler oluyor. Bu değişiklikler rahatsız edici boyuta ulaştığında kozmetik işlemlere başlayabiliyoruz. 4D lazer sadece göz çevresinden rahatsız olan ya da sadece yanaklarındaki, gıdıdaki sarkmadan rahatsız olan genç hastalara yapılabildiği gibi tüm yüzünde ince kırışıklıklar, sarkmaları olan daha ileri yaş hastalara da yapılabilir.

4 boyutlu lazer teknolojisinin avantajları neler?

Yaş aldıkça derimiz eski sıkılığını ve elastikiyetini kaybeder. Bunun sonucunda cildimiz matlaşır, sarkar, gevşer. Fotona 4D Lazer ile derimizdeki bu değişiklikleri düzelterek, cildimizi eski sağlığına,

parlaklığına, gerginliğine geri döndürebiliyoruz. Bu lazer ile derinizin yüzeyine hasar vermeden, daha derin dokuları hedefleyerek hücre yenilenmesini, rejuvenasyonu uyarıyoruz. Bu sayede hem kırışıklıkları, sarkmaları azaltıyoruz hem de yüzeye zarar vermeden, hücre yenilenmesi sayesinde deri yüzeyinde de sıkılaşma, parlaklık, yenilenme sağlıyoruz. Ayrıca deri yüzeyine zarar vermediğimiz için her deri tipinde ve deri renginde de uygulayabiliyoruz.

İnvaziv (girişimsel) bir işlem olmadığından ciltte herhangi bir kesi, yara izi, iğne girişi vs olmadan, hemen sonrasında günlük hayatınıza dönebileceğiniz oldukça konforlu bir uygulama.

Herhangi bir yan etkisi var mı? (Citte kızarıklık vs...)

İşlemin hafif bir kızarıklık dışında herhangi bir yan etkisi yok. İşlem sırasında deriyi ısıtırken hissedilen bir yanma hissi oluyor. Ancak deri yüzeyinde herhangi bir yanık, kabuklanma olmuyor. Yani hastamız işlem sonrası günlük hayatına hemen dönebiliyor.

İşlemden sonra nelere dikkat etmeli? (Güneşe çıkmayın, yüzünüze nemlendirici sürün gibi önerileriniz var mı?)

İşlem sonrası oluşabilecek hafif kızarıklık için güneş koruyucu krem öneriyoruz. Bunun dışında nemlendirici, onarıcı bir krem yeterli oluyor.

Etkisi ne kadar uzun sürer? 3-5 ayda bir tekrarlamalı mı?

İşlemin etkisi 6 ay-1 yıl kadar devam ediyor.

Hastanın ihtiyacına göre de 6 ayda bir / yılda bir tekrarlayabiliyoruz.

Cihaz dermatolojide hangi alanlarda kullanılıyor?

Fotona SP Dynamis cihazı 4D lazer dışında daha bir çok alanda kullanılabiliyor.

İyi huylu benlerin, et benlerinin alınması

Damar benlerinin, doğumsal şarap lekesinin (Port Wine Stain) giderilmesi

Karın bölgesindeki deri katlantıları, elastikiyet kaybı

İstenmeyen yüz kıllarının ve tüylerinin giderilmesi

Yüz gençleştirme dışında bazı cilt hastalıklarında da uygulanabilir mi?

Yukarıda bahsettiğim deri hastalıkları dışında Vitiligo ve saç dökülmesinde de bu cihaz kullanılabiliyor.

Yaşlılık belirtilerini geciktirmek için ne zaman hangi müdahalelere başlamalı?

Her yaşta, bir çok farklı alanda kullanılabilen bir cihaz olmakla birlikte ciltteki kırışıklıklar, sarkmalar, lekelenmeler gibi yaşa bağlı oluşabilen değişiklikler için kişi ne zaman bundan rahatsızlık duymaya başlarsa o zaman işlem planlanabilir. Belirli bir yaşı olmasa da kırışıklıklar ya da lekeler başladıktan sonra ne kadar erken müdehale edilirse istediğimiz sonuca tek seansta bile ulaşabiliyoruz. Ancak ileri yaşta da rahatlıkla uygulanabilen bu işlemin daha iyi sonuç alabilmek için bir kaç seans uygulanması gerekiyor.

Elmacık kemiği dolgusu, yüzün elmacık kemiklerinin daha belirgin ve çekici hale getirilmesi amacıyla kullanılan bir kozmetik işlemidir. Bu işlem, hyaluronik asit veya kalsiyum hidroksiapatit gibi dolgu maddeleri kullanılarak yapılır.

Elmacık kemiği dolgusu, yüzün elmacık kemiklerini belirginleştirmeyi veya yeniden şekillendirmeyi amaçlar. Elmacık kemikleri, yüzün estetik yapısında önemli bir rol oynar ve gençlik ve çekicilik simgesi olarak kabul edilir. Ancak yaşlanma, genetik faktörler veya yüz yapısındaki eksiklikler nedeniyle elmacık kemikleri zamanla kaybolabilir veya azalabilir. Elmacık kemiği dolgusu, bu eksiklikleri gidermek ve yüzün genel denge ve güzellik hissini artırmak için kullanılır.

Elmacık kemiği dolgusu işlemi, bir dermatolog veya plastik cerrah tarafından ofiste uygulanır. İşlem şu adımları içerebilir:

 İlk olarak, doktor, yüz yapısını inceleyerek hangi bölgelere dolgu uygulanması gerektiğini belirler.

 İşlem sırasında rahatlık sağlamak amacıyla lokal anestezi veya topikal anestezik kremler kullanılabilir.

 Seçilen dolgu maddesi, ince bir iğne veya kanül kullanılarak elmacık kemiklerinin altına veya üzerine enjekte edilir. Doktor, dolgu maddesini düzgün bir şekilde dağıtmak için özel teknikler kullanır.

 İşlem tamamlandığında, doktor sonuçları değerlendirir ve gerektiği takdirde ek enjeksiyonlar yapar.

Elmacık kemiği dolgusu, aşağıdaki durumlarda uygun olabilir:

Elmacık kemiklerinin belirginleştirilmesini veya yeniden şekillendirilmesini isteyen kişiler.

Yaşlanma veya genetik faktörler nedeniyle elmacık kemiklerinde hacim kaybı yaşayanlar.

Yüzün denge ve estetik görünümünü iyileştirmek isteyenler.

Ancak, herkes için uygun olmayabilir. Hamilelik, emzirme dönemi, cilt enfeksiyonları veya belirli sağlık sorunları olan kişiler için işlem önerilmeyebilir.

Elmacık kemiği dolgusu sonuçları hemen fark edilir, ancak işlem sonrası hafif şişlikler ve kızarıklıklar görülebilir. Sonuçlar genellikle 6-12 ay kadar sürer, ancak bu süre kişiden kişiye değişebilir. Daha kalıcı sonuçlar elde etmek için işlemi yenilemek gerekebilir.

Bakım, güneş koruması, sağlıklı yaşam tarzı ve uygun cilt bakımı önemlidir. Ayrıca, düzenli doktor kontrolleri de önerilir.

Elmacık kemiği dolgusu, yüzün denge ve çekicilik hissini artırmak isteyen kişiler için etkili bir seçenektir.

Elmacık Kemiği Dolgusu

Cynosure Alexandrite Epilasyon Lazer Nedir?

Cynosure Alexandrite Epilasyon Lazer, 755 nm dalga boyunda çalışan ve melanin pigmentini hedef alarak kıl / tüy köklerini yok eden bir lazer teknolojisidir. Bu lazer sistemi, özellikle açık tenli kişilerde ve koyu renkli tüyler üzerinde son derece etkilidir. Bağdat Caddesi Kadıköy dermatoloji kliniğimizde, bu gelişmiş teknoloji ile etkili sonuçlar almanızı sağlıyoruz.

Cynosure Alexandrite Epilasyon Lazer Nasıl Çalışır?

Cynosure Alexandrite Lazer, kıl foliküllerindeki melanin pigmentini hedef alır ve kıl köklerini kalıcı olarak yok eder. Lazer atımları, cilt yüzeyine zarar vermeden kıl köklerine nüfuz eder. Bu işlem, cildin pürüzsüz ve tüylerden arınmış bir görünüm kazanmasını sağlar. Tedavi, Dermatoloji uzmanı kontrolünde hızlı ve etkili sonuçlar sunar.

Cynosure Alexandrite Epilasyon Lazer Tedavisinin Avantajları

 Cynosure Alexandrite Lazer, tüylerin kalıcı olarak azaltılmasında hızlı ve etkili sonuçlar sağlar.

 Her bir seans genellikle kısa sürede (20-30 dk) tamamlanır, bu da günlük programınızı aksatmadan tedavi olmanızı sağlar.

 Tedavi sırasında kullanılan güçlü soğutucu sayesinde minimal rahatsızlık hissedilir ve yan etki riski düşüktür.

Alexandrite Epilasyon Lazer için Uygun Bölgeler:

 Bacaklar, koltuk altı, bikini bölgesi, sırt, göğüs, karın gibi bölgelerde güvenle uygulanabilir. Yüz bölgesindeki tüyler için uygun değildir. Yüzdeki kalın kıllar ve ince tüyler için Nd YAG Lazer uygulaması, iğneli epilasyon ve Q switch tüy sarartma lazeri uyguluyoruz.

Kadıköy Dermatoloji Kliniği'nde Cynosure Alexandrite Epilasyon Lazer Tedavisi

Dr. Kübra Esen ve ekibi olarak, Kadıköy'deki Dermatoloji kliniğimizde Cynosure Alexandrite Lazer ile epilasyon işleminde hastalarımızın deri tipi ve kıl yapısına özel bir tedavi planı oluşturuyor ve en iyi sonuçları elde etmeyi hedefliyoruz.

1. Cynosure Alexandrite Lazer epilasyon tedavisi acı verir mi?

Hayır, Cynosure Alexandrite Lazer epilasyon tedavisi genellikle minimal düzeyde rahatsızlık verir. Tedavi sırasında hafif bir batma hissi olabilir, ancak bu geçicidir.

Cynosure Alexandrite Lazer tedavisi sonrası iyileşme süresi çok kısadır. Ciltte hafif kızarıklık görülebilir ve bu durum birkaç saat içinde geçer.

3. Cynosure Alexandrite Lazer epilasyon tedavisinin etkisi ne kadar sürer?

Tedavi sonuçları kalıcıdır. Düzenli seanslar ile tüyler kalıcı olarak azalır. 

4. Cynosure Alexandrite Lazer tedavisi güvenli midir?

Evet, Cynosure Alexandrite Lazer tedavisi, deneyimli dermatologların kontrolünde uygulandığında son derece güvenlidir. Dr. Kübra Esen ve ekibi olarak, en güvenilir ve etkili tedavi yöntemlerini kullanarak hastalarımıza hizmet veriyoruz.

5. Cynosure Alexandrite Lazer tedavisi için yaş sınırı var mı?

Cynosure Alexandrite Lazer tedavisi kılların tam olgunluğa ulaştığı, genellikle 16 yaş ve üzeri kişiler için uygundur. Ancak, tedaviye başlamadan önce dermatoloğunuzla görüşerek uygun olup olmadığınızı öğrenmelisiniz.

Cynosure Alexandrite Lazer tedavisinden sonra güneşten korunmalı ve cildinizi nemlendirmelisiniz. Dermatoloğunuzun önerilerine uyarak en iyi sonuçları elde edebilirsiniz.

7. Cynosure Alexandrite Lazer tedavisinin yan etkileri var mıdır?

Cynosure Alexandrite Lazer tedavisinde nadiren yan etkiler görülebilir. Bunlar arasında ciltte hafif kızarıklık ve kabarıklık sayılabilir, ancak bu etkiler genellikle kısa süreli ve geçicidir.

8. Cynosure Alexandrite Lazer epilasyon tedavisi fiyatları nedir?

Cynosure Alexandrite Lazer tedavisi fiyatları, uygulanacak tedavi bölgesine ve seans sayısına göre değişiklik gösterir. Detaylı bilgi için kliniğimizle iletişime geçebilirsiniz. 

9. Cynosure Alexandrite Lazer tedavisi kaç seans gerektirir?

Tedavi seans sayısı, tüy yapınıza ve tedavi edilecek bölgeye bağlı olarak değişir. Dermatoloğunuz, sizin için en uygun tedavi planını belirleyecektir.

10. Cynosure Alexandrite Lazer tedavisi bronz tene yapılabilir mi?

Cynosure Alexandrite Lazer tedavisi bronzlaşmış cilde yapılmaz. Güneş görmüş ve bronzlaşmış ciltlerde 2 ay bekledikten ve ten rengi normale döndükten sonra seanslar yapılabilir. 

Dr. Kübra Esen ve ekibi olarak, Kadıköy'deki dermatoloji kliniğimizde en iyi tüy azaltma ve cilt bakım hizmetlerini sunmaktan gurur duyuyoruz. Sağlıklı ve pürüzsüz bir cilt için bizimle iletişime geçin!

Cynosure Alexandrite Epilasyon Lazer: Kalıcı ve Etkili Tüy Azaltma

Dr. Kübra Esen ile Yenilikçi ve Etkili Cilt Bakımı

Kadıköy'deki dermatoloji kliniğimizde, Dr. Kübra Esen'in liderliğinde sunulan Doublo Gold HIFU (High-Intensity Focused Ultrasound) tedavisi, ameliyatsız yüz germe ve cilt sıkılaştırma alanında çığır açan bir yöntemdir. Bu ileri teknoloji, ciltteki sarkmayı azaltır, lifting sağlar, çene hattını belirginleştirir, yanakları inceltir. Ayrıca deri altına gönderdiği ses dalgalarıyla kontrollü bir hasar oluşturarak kolajen sentezini uyarır. Böylece cildinize gençlik ve canlılık kazandırarak, daha sıkı ve pürüzsüz bir görünüm elde etmenizi sağlar.

Doublo Gold HIFU, yüksek yoğunluklu odaklanmış ultrason teknolojisi kullanarak cildin alt katmanlarına ulaşan bir tedavi yöntemidir. Bu cihaz, cildin derin katmanlarına gönderdiği ses dalgalarının ısı enerjisine dönüşmesiyle kolajen üretimini uyarır ve cildin kendini yenilemesini sağlar. Kadıköy dermatoloji kliniğimizde, bu etkili yöntem ile ciltte sıkılaşma ve gençleşme sağlıyoruz.

Doublo Gold HIFU, cildin alt katmanlarına odaklanmış ultrason dalgaları gönderir. Bu dalgalar, cilt dokusunu ısıtarak kolajen ve elastin üretimini artırır. Bu süreç, cildin sıkılaşmasını, sarkmaların azalmasını,gıdı görüntüsünün giderilmesini ve genel cilt dokusunun iyileşmesini sağlar. Tedavi yılda bir yapılır. Etkisi 2-3 ay içerisinde giderek artar. 1-2 yıl devam eder. İyileşme süresi oldukça kısadır. İşlem sonrası günlük hayata hemen dönülebilir.

Doublo Gold HIFU Tedavisinin Avantajları

 Doublo Gold HIFU, ameliyatsız yüz germe ve cilt sıkılaştırma sağlar.

 Tedavi sonrası ciltte belirgin sıkılaşma ve gençleşme gözlemlenir.

 Tedavi sonrası minimal kızarıklık ve hafif ödem görülebilir, ancak günlük aktivitelerinize hızla dönebilirsiniz.

 Tedavi sırasında minimal rahatsızlık hissedilir ve yan etki riski düşüktür.

 Yüz, boyun, dekolte ve kol/karın gibi diğer vücut bölgelerinde de uygulanabilir.

Kadıköy Dermatoloji Kliniği'nde Doublo Gold HIFU Tedavisi

Dr. Kübra Esen ve ekibi olarak, Kadıköy'deki dermatoloji kliniğimizde Doublo Gold HIFU cihazını uygun hastalarda sarkma tedavisi için lifting sağlamak ve cilt gençleştirmek için kullanıyoruz. Her hastamıza özel bir tedavi planı oluşturuyor ve en iyi sonuçları elde etmeyi hedefliyoruz.

1. Doublo Gold HIFU tedavisi acı verir mi?

Hayır, Doublo Gold HIFU tedavisi genellikle minimal düzeyde rahatsızlık verir. Tedavi sırasında hafif bir ısınma ve batma hissi olabilir, ancak bu geçicidir. Diş implantı olan hastalarımızda ağrı daha yoğun hissedilebileceği için implant olan bölgeyi koruyarak işlemi yapıyoruz. 

Doublo Gold HIFU tedavisi sonrası iyileşme süresi çok kısadır. Ciltte hafif kızarıklık ve ödem görülebilir, ancak bu durum birkaç saat içinde geçer.

3. Doublo Gold HIFU tedavisinin etkisi ne kadar sürer?

HIFU tek seans uygulanan bir işlemdir. Tedavi sonuçları kişiden kişiye değişmekle birlikte, genellikle uzun süreli ve kalıcıdır (1-2 yıl). Tedavi sonrası ciltteki yenilenme süreci devam eder ve etkiler zamanla (2-3 ay içinde) daha belirgin hale gelir.

4. Doublo Gold HIFU tedavisi güvenli midir?

Evet, Doublo Gold HIFU tedavisi, deneyimli dermatologlar tarafından uygulandığında son derece güvenlidir. Dr. Kübra Esen ve ekibi olarak, en güvenilir ve etkili tedavi yöntemlerini kullanarak hastalarımıza hizmet veriyoruz.

5. Doublo Gold HIFU tedavisi için yaş sınırı var mı?

Doublo Gold HIFU tedavisi genellikle 18 yaş ve üzeri bireyler için uygundur. Ancak, tedaviye başlamadan önce dermatoloğunuzla görüşerek uygun olup olmadığınızı öğrenmelisiniz.

Doublo Gold HIFU tedavisi sonrası ilk gün ağır spor yapılmamalı. Hamam, sauna gibi sıcak ortamlarda bulunulmamalı. Sıcak duş alınmamalı. Dermatoloğunuzun önerilerine uyarak en iyi sonuçları elde edebilirsiniz.

7. Doublo Gold HIFU tedavisinin yan etkileri var mıdır?

Doublo Gold HIFU tedavisinde nadiren yan etkiler görülebilir. Bunlar arasında ciltte hafif kızarıklık ve şişlik sayılabilir, ancak bu etkiler genellikle kısa süreli ve geçicidir.

8. Doublo Gold HIFU tedavisi fiyatları nedir?

Doublo Gold HIFU tedavisi fiyatları, uygulanacak tedavi bölgesine göre değişiklik gösterir. Detaylı bilgi için kliniğimizle iletişime geçebilirsiniz.

9. Doublo Gold HIFU tedavisi kaç seans gerektirir?

Tedavi seans sayısı yılda birdir. Etkisi bazı hastalarda 2 yıla kadar devam eder. 

10. Doublo Gold HIFU tedavisi sonrası makyaj yapabilir miyim?

Doublo Gold HIFU tedavisinden sonra hafif makyaj yapabilirsiniz. Ancak, cildinize biraz zaman tanımanız ve dermatoloğunuzun önerilerine uymanız önemlidir.

Dr. Kübra Esen ve ekibi olarak, Kadıköy'deki dermatoloji kliniğimizde en iyi cilt bakım hizmetlerini sunmaktan gurur duyuyoruz. Sağlıklı ve genç bir cilt için bizimle iletişime geçin!

Doublo Gold HIFU: Ameliyatsız Yüz Germe ve Cilt Sıkılaştırma


Çene dolgusu, çene bölgesini yeniden şekillendirmek, daha belirgin ve dengeli bir çene hattı oluşturmak veya çene konturunu iyileştirmek amacıyla kullanılan bir kozmetik işlemidir. Bu işlem, hyaluronik asit veya kalsiyum hidroksiapatit gibi dolgu maddeleri kullanılarak yapılır.

Çene Dolgusu Nedir ve Nasıl Çalışır?

Çene dolgusu, çene bölgesine belirli bir dolgu maddesinin enjekte edilmesiyle gerçekleştirilen bir işlemdir. En yaygın olarak kullanılan dolgu maddesi hyaluronik asittir. Hyaluronik asit, ciltteki nemin korunmasına yardımcı olan bir bileşendir. Dolgu maddesi, çenenin konturunu ve hacmini artırmak, çene hattını belirginleştirmek ve ciltteki sarkmayı azaltmak amacıyla kullanılır.

Çene dolgusu, dolgu maddesinin çene bölgesine enjekte edilmesiyle gerçekleşir. Bu işlem, çene hattının daha belirgin hale getirilmesini sağlar.

Çene dolgusu işlemi, bir dermatolog veya plastik cerrah tarafından ofiste yapılır. İşlem aşağıdaki adımları içerebilir:

 İlk olarak, doktor, çene yapınızı inceleyerek hangi bölgelere ve hangi tür dolgu maddesinin kullanılacağını belirler.

 İşlem öncesi bölgeye lokal anestezi veya topikal anestezik kremler uygulanabilir. Bu, işlem sırasında rahatlık sağlar.

 Seçilen dolgu maddesi, ince bir iğne veya kanül kullanılarak çene bölgesine enjekte edilir. Doktor, dolgu maddesini düzgün bir şekilde dağıtmak için özel teknikler kullanır.

Çene dolgusu, çene hattını daha belirgin ve çekici hale getirmek isteyen kişiler için uygundur. Ayrıca yaşlanma süreciyle ciltteki sarkmaları azaltmak veya çene yapısındaki dengesizlikleri düzeltmek isteyenler için de kullanılabilir. Ancak, herkes için uygun olmayabilir, bu nedenle işlem öncesinde bir uzmanla danışmak önemlidir.

Çene dolgusu sonuçları hemen fark edilir, ancak işlem sonrası çene bölgesi biraz şişebilir ve kızarabilir. Bu etkiler genellikle birkaç gün içinde azalır. Sonuçlar genellikle 6-12 ay kadar sürer, ancak bu süre kişiden kişiye değişebilir. Daha kalıcı sonuçlar elde etmek için işlemi yenilemek gerekebilir.

Çene dolgusu, çene bölgesini yeniden şekillendirmek veya belirginleştirmek isteyen kişiler için etkili bir seçenektir.

Çene Dolgusu

Altın iğne; bir Radyofrekans tedavisi şeklidir. Radyofrekans tedavisi tıbbın bir çok alanında kullanılabilen bir tedavi şekli olmasıyla birlikte son yıllarda Dermatoloji alanında nonablatif deri rejuvenasyonu (soyucu olmayan deri yenilenmesi) amacıyla yaygın olarak kullanılmaktadır. 2002 yılında da bu amaçla kullanımında FDA onayı almıştır.

Altın iğne tedavisi öncesinde lokal anestezik bir krem uygulayıp 20-30 dk bekliyoruz. Ardından yüzünüzü temizliyoruz ve cihazımızın, ucunda 36 adet iğne bulunan, kişiye özel başlıklarıyla, derimizin kollajen sentezini uyaran dermis dediğimiz tabakasına radyofrekans enerjisini ulaştırıyoruz. Bu fokus enerjinin direkt olarak hedeflediğimiz dermis tabakasına ulaşması sayesinde derimizin koruyucu olan en üst tabakası korunuyor. Bu sayede herhangi bir yan etki (yanıklar, lekeler vs) olmadığı için iyileşme süresi hızlı oluyor, işlem sonrası hastalarımız günlük rutinine hızlıca dönebiliyor.

Altın iğne uygulaması hangi durumlarda yapılır?

Yaş ilerledikçe, maruz kalınan güneş ışığının da etkisiyle deride kollajen sentezi ve kaliteli kollajen miktarı azalır. Solar elastoz dediğimiz güneşin zararlı ışınlarına bağlı bozulmuş elastin fibriller deride birikir ve derimiz eski elastikiyetini, sıkılığını kaybeder. Ayrıca deri kalitemizin bozulması sonucu, farklı tonlarda renk değişiklikleri, ince kılcal damarlar ve kırışıklıklar oluşmaya başlar. Cildimizde oluşan bu değişikliklerle ilgili yapılabilen ameliyatlar, invaziv işlemler; iyileşme süresindeki gecikme, ödem, morluk gibi yan etkilerinden dolayı artık yerini minimal invaziv işlemlere bırakıyor. Bu işlemlerden en popüler olanların başında; soyucu / soyucu olmayan Lazerler, Radyofrekans tedavisi, HİFU (Fokus ultrason) tedavisi gelmektedir. Altın iğneli radyofrekans tedavisinde derimizin dermis tabakasına ulaşan iğneler sayesinde yayılan radyofrekans enerjisi, uygulandığı yerde karşılaştığı direnç sonucunda ısı enerjisine dönerek bu bölgede fokal bir termal hasar oluşturur. Oluşan termal hasar, fibroblast dediğimiz onarıcı hücrelerin bu bölgeye ulaşarak hasarı onarmak için yeni kollajen, elastin ve hyaluronik asit sentezini uyarmasını sağlar.

Bu tedavinin bir başka kullanım alanı; akne (sivilce), akne izleri ve rozase (güllenme hastalığı) dir. Yeni kollajen sentezi sayesinde gözenekler sıkılaşır, termal hasar sayesinde hücre yenilenmesi uyarılır, rozaseye sebep olan kılcal damarların görünürlüğü azalır. Bu sayede akne, akne izi, rozase şikayeti olan hastalarımıza medikal tedavilerine ek olarak altın iğneli radyofrekans tedavisi de uygulayabiliyoruz.

Vücutta hangi bölgelere ve kaç seans uygulanmalıdır?

Yüz, boyun, dekolte bölgesi, el sırtı gibi, zamanla kırışan, sarkan, sıkılığını yitiren, lekelenen deri bölgelerine güvenle uygulanabilir. Ayrıca hızlı kilo alıp verme sonucu oluşabilen vücut çatlaklarında da diğer tedavilerle kombine edilerek uygulayabiliyoruz.

Yaklaşık 30-45 dk süren bu işlemi 2-3 hafta aralıklarla 3 seans uygulama sonrası oldukça güzel sonuçlar elde ediyoruz.

Uygulamayı önermediğiniz kişiler var mıdır?

Her cilt tipinde (kuru, yağlı, karma, hassas) rahatlıkla uygulayabildiğimiz oldukça kontrollü bir işlem olmakla birlikte; hamilelerde, emzirme döneminde işlem uygulanmamaktadır.

Altın iğne uygulamasından sonra nelere dikkat edilmelidir?

İşlem sonrası yüzde hafif kızarıklık, ödem olabiliyor. Ancak bu kızarıklık genellikle gün içerisinde geriliyor. Yaz/kış yapılabilen bir işlem olsa da işlem sonrası güneşten korunmak, işlem yaptığımız gün sıcak buhar, hamam, duş gibi kızarıklığı arttıracak şeylerden kaçınmak yeterli olmaktadır. Ayrıca ciltte oluşabilecek hafif yanma hissini ve gerginliği azaltmak amacıyla; dermatoloğunuzun önerdiği bir nemlendiriciyi de kullanabilirsiniz.

Altın İğne Tedavisi

Kök hücre tedavisi, vücudun güneş görmeyen ve dolayısıyla hasar görmemiş bölgesinden alınan kendi kök hücrelerini kullanarak cildin yenilenmesini ve onarılmasını sağlayan bir yöntemdir. Bu hücreler, cildin ihtiyaç duyduğu bölgelere enjekte edilerek, kolajen üretimini artırır ve cilt dokusunu iyileştirir. Kadıköy dermatoloji kliniğimizde, bu yenilikçi tedavi ile cildinizin doğal gençlik potansiyelini ortaya çıkarıyoruz.

Kök hücre tedavisi, hastanın kendi vücudundan alınan kök hücrelerin laboratuvar ortamında çoğaltılması ve ardından cilde enjekte edilmesi ile gerçekleştirilir. Bu hücreler, ciltteki hasarlı dokuları onararak, kolajen ve elastin üretimini uyarır. Sonuç olarak, cilt daha sıkı, pürüzsüz ve genç bir görünüm kazanır. Tedavi, minimal invaziv olup, iyileşme süresi oldukça kısadır ve hızlı sonuçlar elde edilir.

 Kök hücre tedavisi, cildin doğal iyileşme süreçlerini uyararak etkili sonuçlar sağlar.

 Tedavi sonrası ciltteki iyileşme ve gençleşme etkileri uzun süre devam eder.

 Yüz, boyun, eller ve diğer bölgelerdeki cilt sorunlarının tedavisinde etkilidir.

Kadıköy Dermatoloji Kliniği'nde Kök Hücre Tedavisi

Dr. Kübra Esen ve ekibi olarak, Kadıköy'deki dermatoloji kliniğimizde kök hücre tedavisi ile cilt bakımında en üst düzeyde hizmet sunuyoruz. Her hastamıza özel bir tedavi planı oluşturuyor ve en iyi sonuçları elde etmeyi hedefliyoruz.

Hayır, kök hücre tedavisi genellikle minimal düzeyde rahatsızlık verir. Tedavi sırasında hafif bir batma hissi olabilir, ancak bu geçicidir.

Kök hücre tedavisi sonrası iyileşme süresi çok kısadır. Ciltte hafif kızarıklık görülebilir ve bu durum birkaç saat içinde geçer.

3. Kök hücre tedavisinin etkisi ne kadar sürer?

Tedavi sonuçları kişiden kişiye değişmekle birlikte, genellikle uzun süreli ve kalıcıdır. Tedavi sonrası ciltteki yenilenme süreci devam eder ve etkiler zamanla daha belirgin hale gelir.

Evet, kök hücre tedavisi son derece güvenlidir. Dr. Kübra Esen ve ekibi olarak, en güvenilir ve etkili tedavi yöntemlerini kullanarak hastalarımıza hizmet veriyoruz.

5. Kök hücre tedavisi için yaş sınırı var mı?

Kök hücre tedavisi genellikle 18 yaş ve üzeri bireyler için uygundur. Ancak, tedaviye başlamadan önce dermatoloğunuzla görüşerek uygun olup olmadığınızı öğrenmelisiniz.

Kök hücre tedavisinden sonra güneşten korunmalı ve cildinizi nemlendirmelisiniz. Dermatoloğunuzun önerilerine uyarak en iyi sonuçları elde edebilirsiniz.

7. Kök hücre tedavisinin yan etkileri var mıdır?

Kök hücre tedavisinde nadiren yan etkiler görülebilir. Bunlar arasında ciltte hafif kızarıklık ve şişlik sayılabilir, ancak bu etkiler genellikle kısa süreli ve geçicidir.

8. Kök hücre tedavisi fiyatları nedir?

Kök hücre tedavisi fiyatları, uygulanacak tedavi bölgesine ve seans sayısına göre değişiklik gösterir. Detaylı bilgi için kliniğimizle iletişime geçebilirsiniz.

9. Kök hücre tedavisi kaç seans gerektirir?

Tedavi seans sayısı, cilt yapınıza ve cilt sorunlarının türüne bağlı olarak değişir. Dermatoloğunuz, sizin için en uygun tedavi planını belirleyecektir.

10. Kök hücre tedavisi sonrası makyaj yapabilir miyim?

Kök hücre tedavisinden sonra hafif makyaj yapabilirsiniz. Ancak, cildinize biraz zaman tanımanız ve dermatoloğunuzun önerilerine uymanız önemlidir.

Kök Hücre Tedavisi

Dr. Kübra Esen ile Etkili ve Güvenilir Lazer Tedavisi

Kozmetik dermatoloji alanında yenilikçi tedaviler sunan Kadıköy'deki Dermatoloji kliniğimizde, Dr. Kübra Esen'in liderliğinde Veloce BBL (BroadBand Light) tedavisi ile cilt bakımında çığır açıyoruz. Bu ileri teknoloji, cildin yenilenmesine ve gençleşmesine yardımcı olarak, daha sağlıklı ve canlı bir görünüm elde etmenizi sağlar.

Veloce BBL, cilt gençleştirme ve çeşitli cilt sorunlarının tedavisinde kullanılan, geniş bantlı ışık teknolojisine dayalı bir sistemdir. Bu yöntem, ciltteki lekeleri, ince çizgileri, aktif akne ve akne izlerini, Rozase bulgularını ve damar problemlerini hedef alarak cildin daha pürüzsüz ve eşit bir renk tonuna sahip olmasını sağlar. Kadıköy'deki dermatoloji kliniğimizde, Veloce BBL ile etkili sonuçlar almanızı sağlıyoruz.

Veloce BBL, cildin alt katmanlarına farklı dalga boylarında ışık enerjisi gönderebilen bir cihazdır. İşlem öncesinde yüze sürülen şeffaf ultrason jeli sonrası doktor tarafından cilt probleminize uygun dalga boylarındaki ışık seçilir ve atışlar yapılır. Bu enerji, cilt hücrelerindeki kolajen üretimini artırır ve cildin yenilenmesini sağlar. Aynı zamanda, cilt yüzeyindeki pigmentasyon problemlerini ve kızarıklıkları azaltır. Tedavi sonrası iyileşme süresi oldukça kısadır ve günlük yaşamınıza hızlıca dönebilirsiniz.

 Veloce BBL, cilt gençleştirme, akne, rozase ve leke tedavisinde hızlı ve etkili sonuçlar sağlar.

 Tedavi sonrası iyileşme süresi minimaldir, bu da günlük aktivitelerinize hızla dönebilmenizi sağlar.

 Cilt yenileme, leke tedavisi, akne, akne izlerinin ve kızarıklığın giderilmesi ve damar problemlerinin çözümünde etkilidir.

Kadıköy Dermatoloji Kliniği'nde Veloce BBL Tedavisi